Vitaminler Hakkında Bilgi Ve Vitaminlerle Sağlıklı Kilo Verme Alma...

Ana Sayfa Kilo Alma Vitamin Çeşitleri Diyet

Kategoriler

Popüler Yayınlar

Tüp bebek Nedir ? Tüp Bebek Oluşumu

14 Kasım 2008 Cuma

Tüp bebek Nedir ? Tüp Bebek Oluşumu Ayrıntılı Bilgiyle Anlatımı..

Tüp bebek
uygulamasını kısaca özetlemek gerekirse, kadın ve erkeğe ait üreme hücrelerinin vücut dışı koşullarda döllenme işlemi diyebiliriz.

Bu yöntemde erkek ve kadın üreme hücreleri vücut sıcaklığındaki, uygun bir ortamda 48 saat bekletilir. Bu sürede elde edilen yumurtaların yaklaşık yarısında döllenme oluşur. Bu döllenmiş yumurtalar embriyo (cenin) olarak adlandırılır ve son hedef olan kadın rahmine yerleştirilir.

Embriyolar rahim içerisine rahim ağzından ince bir katater ile yerleştirilir. Bu işlemler sonucu kadınların yaklaşık %50'sinde gebelik oluşur. Ancak bu gebeliklerin bir kısmı düşük ile sonlanır. Tedaviye giren çiftlerin uygulama başına yaklaşık % 40'ında çocukları olur. Bu oran birçok uygulama sonucu % 70 - 80'lere çıkabilir. Geri kalan % 20 - 30'luk grup modern tıbbın bütün olanaklarına rağmen günümüzde çocuk sahibi olamaz.

Tüp bebek yöntemlerinde çeşitli ilaçlarla (Gonal-F, Puregon, Menogon) kadının yumurtalıklarının uyarılması sağlanır. Yumurtalıkların uyarılmasının amacı, embriyo oluşturmaya aday çok sayıda yumurta elde etmek. Çok sayıda embriyonun rahim içine yerleştirilmesinin (embriyo transferi) gebelik şansını artırdığı görüldü (gebelik oranları, bir embriyo yerleştirildiğinde yaklaşık %10, üç embriyo yerleştirildiğinde ise %40 -50 civarında).

Tüp bebek hakkında genel bilgiler

Tüp bebek, klasik yöntemler ile gebe kalamayan kadınlarda uygulanan bir tedavi şekli. Erkek (sperm) ve dişi (yumurta) döl hücrelerinin laboratuvar koşullarında birleştirilmesi sonucunda oluşan embriyoların, rahime transferi ilkesine dayanır. Laboratuvar koşullarında gerçekleştirilen döllenme, kendiliğinden (in vitro fertilizasyon) ya da insan eliyle, tek yumurta içine tek sperm verilmesi ile (mikroenjeksiyon) sağlanır.

Tüp bebek, önceleri enfeksiyon veya cerrahi işlem sonucunda tüplerinde kalıcı hasar oluşan kadınlarda uygulanmaya başlanmış, kısa bir süre sonra ise, kısırlığa yol açan diğer nedenlerin tedavisinde de kullanılır hale gelmiş. Bugün, endometriozis, nedeni açıklanamayan kısırlık olguları ve erkeğe bağlı kısırlıkta, tüp bebek yöntemleri ile başarılı sonuçlar alınır.

Özellikle son yıllarda uygulanmaya başlanan mikroenjeksiyon, sperm sayısının çok düşük olması ve hatta menisinde hiç sperm olmamasına karşın, testisinde sperm bulunan erkeklerin tedavisinde bir devrim olarak nitelendiriliyor.

Tüp bebek Kimlere Tüpbebek (IVF) yapılmaktadır ?

Çiftin korunmadığı ve çocuk isteği olmasına rağmen 1-2 yıl süreyle hamile kalınamadığı durumlarda tüp bebek uygulanmaktadır.Tüpleri tıkalı olanlar (geçirilmiş dış gebelik, enfeksiyon, tüberküloz v.s.) ,3-6 defa ovulasyon indüksiyonu ve aşılama yapılmasına rağmen hamile kalamamış olanlar , ( açıklanamayan infertilite, hafif endometriosis, hafif sperm düşükğü, polikistik over sendromu v.s). Erkekte ciddi sperm bozukluğu bulunması (sayı, hareketlilik azlığı). Sperm sayısı 5 milyon/mL den fazla olanlarda Konvansiyonel IVF veya ICSI , sperm sayısı 5 milyon/mL den az olanlarda ICSI yapılmaktadır.Kadının 40 yaş üstünde olduğu ve hamile kalınamadığı durumlar. Endometriosis (ileri evre). Yaygın karın içi yapışıklıkları olan kadınlar.

Tüp bebek tedavisi nasıl yapılır?

Yukarıda bahsedilen üremeye yardımcı tedavi yöntemleri, yumurtanın döllenme şekline, spermin elde ediliş yoluna, hücrelerin rahim içine verilişine göre farklılıklar göstermektedir. Hepsinde ortak özellik yumurtanın geliştirilmesi ve toplanması safhalarının aynı olmasıdır.

Üremeye yardımcı tedaviler 4 basamakta uygulanan bir süreçtir:

  • Yumurtalıkların ilaçlarla uyarılması ve yumurta geliştirilmesi
  • Yumurta toplanması
  • Sperm ile yumurtanın döllenmesi, yani embryo oluşması
  • Embriyo transferi

Tüp bebek uygulamalarının başarı şansı nedir?

Tüp bebek tedavisi çok değişik nedenlerden dolayı yapıldığı için gebelik elde edilmesini etkileyen pek çok faktör de mevcuttur. Bunlardan bazıları:

  • Kadının yaşı
  • Uzun evlilik süresi
  • Erkek spermi ile ilgili bazı faktörler. Ör: azospermi, varikosel, oligosperm, immotil sperm
  • Hormonal faktörler
  • Üreme organları dışında bazı özel hastalıklar
  • Geçirilmiş eski hastalıklar
  • Daha önce gebelik olup olmadığı
  • Daha önce doğum veya düşük olması gibi pek çok faktör tedavinin başarı şansını etkilemektedir.

Tüp bebek ne zaman yapılır?

Klasik kısırlık tedavisi ile (aşılama) sonuç alınamayan vakalar, rahim kanalları kapalı olanlar, sperm analizinde sorun olanlar, azospermi, kadın yaşının 37 ve üzeri olması gibi durumlarda uygulanır.

Tüp bebek programı için ne zaman başvurmalı?

Öngörüşme, muayene ve tetkikler yapılıp yönteme karar verildikten sonra adet kanamasının 2. günü başvurulmalı.

Bir program süresi ne kadardır?

Yumurta gelişmesi, toplanması, embryo oluşması, embryo transferi için uzun protokolda yaklaşık 1.5 ay, kısa protokolda 14-20 gün sürer.

Erkeğin ilaç kullanarak sperm sayısı yükseltilebilir mi?

İlaç tedavisinden fayda görebilecek erkek sayısı oldukça azdır. Genellikle ilaçların pek faydası olmamakta. Azospermide ilaç tedavisi denenmekle beraber sonuç faydalı olmamaktadır. En iyi yöntem tüp bebek tedavisinin kendisidir. Erkek için kullanılacak ilaç masrafı da oldukça yüksektir.

Erken menapoz nedir ? Tüp bebek yapılır mı?

Erken menapoz kadının 35 yaş öncesi adet görmemesi durumudur. Bu durumu olan kadınlarda çocuk isteği olsun veya olmasın mutlaka jinekolojik takipler yapılmalıdır. Çocuk isteği olan kadınlarda ilaç denemeleri yapılıp yumurta geliştirmeye çalışılabilir. Bu kadınlarda ön tetkiklerden sonra durum değerlen dirilmesi ne göre yumurta gelişmesi için hiç olmazsa bir kere deneme yapılabilir.

Daha önce 3 veya daha fazla başarısız tüp bebek denemesi olanlarda nasıl davranmalı?

Tedavi safhaları ve embriyoların laboratuar bulgularını incelemek uygun olur. Gerekirse çift yeniden değerlendirilir, bazen ilave testler istenebilir. Karı-koca‘dan genetik test istenebilir. Yeni değerlendirme sonucuna göre nasıl bir tedavi uygulanacağına karar verilir.

Tüp bebek için kullanılan ilaçların kalıcı etkisi var mı?

Hayır, bu ilaçlar kalıcı bir etki bırakmazlar. Zaten insandaki hormonların benzerleridir ve yeni üretim teknolojisi ile hemen hemen saf hormon elde etmek mümkün olmaktadır.

Miyom (myom) kısırlık nedeni mi? Olan kadın ne yapmalı?

Myomlar, rahimden kaynaklanan ve iyi huylu olan tümörlerdir, yani kanserle alakaları yoktur. Üreme çağındaki kadınların yaklaşık % 20-25’inde bulunurlar. Farkedilmeyecek kadar küçük olanlar yanında çok büyük olanlar da vardır. Senelerce büyümeden var olanların yanında çok hızlı büyüyen myomlar da mevcuttur. Myomların gebeliği engelleyip engellemediğine karar vermek bazen zor olmaktadır. Pek çok doktorun büyük bir myom mevcudiyetinde gebe kalıp doğum yapan hastası olmuştur.

Tüp bebek Nedir ? Tüp Bebek Oluşumu , Tüp Bebek , oluşumunu Ayrıntılı Şekilde Bu Sitede Bulablirsiniz.



Labels:

B12 Vitamini , B12 Vitamini Eksikliğinde Olacak Herşey.

B12 Vitamini , B12 Vitamini Eksikliğinde Olacak Herşey. B12 Vitamini Tedavisi , B12 Vitamini Teşhisi , B12 Vitamini Nedenleri , B12 Vitamini Belirtileri..


Sinir sistemini sağlıklı tutmak ve kırmızı kan hücreleri oluşturmak için vücudunuzun B12

vitaminine ihtiyacı vardır. Bu vitamine ayrıca folik asit almak için de ihtiyaç vardır ve bu

vitamin enerji açığa çıkarılmasına yardımcı olur. Birçok çeşitli gıdadan fakat çoğunlukla et,

balık ve süt ürünlerinden bağırsak yoluyla emilir. Vücutta küçük miktarlarda depolanabilir ve

bunun %80’i karaciğerde depolanır. Eksiklik semptomlarının gelişmesi üç veya dört yıl

sürebilir.

B12 vitamini tek başına alınamaz. Midenin iç doku tabakası tarafından üretilen ‘intrinsik

faktör’ denilen başka bir madde ile birleşmelidir.

B12 vitamini eksikliği genellikle aşağıdaki nedenlerden birinden ötürü ortaya çıkar:

Mideniz yeterince intrinsik faktör üretemiyordur.

Bağırsaklarınız yeterince B12 vitamini ememiyordur.

B12vitamini bulunan gıdaları yeterince yemiyorsunuzdur (bu genellikle Vejeteryan

diyeti uygulan kişilerde görülür)

B12 Vitamini Belirtiler


Çoğalmalarına olanak sağladığı için B12 vitaminine vücudun bütün hücreleri tarafından

ihtiyaç duyulur. B12 vitamini azlığı, her dakikada milyonlarca üretilmesi gerektiğinden en çok

kırmızı kan hücrelerini etkiler. Kırmızı kan hücresi eksikliği anemiye yol açar. Aneminin

yaygın semptomları yorgunluk, nefes darlığı ve kalp atışının duyulmasıdır (çarpıntı).

Ayrıca intrinsik faktörün eksikliğinden kaynaklanan bir tür B12 vitamini eksikliği anemisi de

vardır. Buna pernisyöz anemi denir. İntrinsik faktörün azlığı B12 vitamininin gerektiği gibi

alınamayacağı anlamına gelir. Pernisyöz anemi yorgunluk, nefes darlığı ve bitkinlik de dahil

olmak üzere anemi ile benzer semptomlara sahiptir. Diğer anemi semptomları şunlardır:

Dilin acı oluşu,

Kilo kaybı,

Çoğunlukla limon tonunda soluk bir cilt,

Aralıklı ishal,

Adet problemleri ve

Enfeksiyonlara karşı yetersiz direnç.

Eksikliğin çok uzun sürmesi halinde sinir sistemi etkilenmeye yatkın olur ve aşağıdakilere

neden olur:

El ve ayak parmaklarının karıncalanması,

Kasların zayıflığı,

Sersemleme,

Baldırlarda hassasiyet ve

Zihin karışıklığı


B12 Vitamini Nedenler


Bağışıklık sistemi normalde antikorların bakteri ve virüslere saldırmasını sağlar. Pernisyöz

aneminin nedeni bağışıklık sisteminin antikorları vücudun öteki kısımlarına muhalif hale

getirmesine sebep olan bir otoimmün hastalığıdır. Pernisyöz anemide antikorlar midenin iç

doku tabakasına saldıracak ve intrinsik faktörü üreten hücrelere zarar verecek biçimde

şekillenir. Bu da intrinsik faktörünün B12 vitaminine bağlanmasını önler ve bu yüzden

vitamin vücudunuz tarafından alınamaz.

Diğer bir neden de bağırsağın hastalık ile zarar görmesi (Crohn’s hastalığı) veya ameliyat ile

kısalması (genellikle bağırsak hastalığını tedavi etmek için) nedeniyle bağırsağın B12

vitamini alamamasıdır. Eğer bağırsak ameliyat ile kısalmış ise bu problemlerin kısa bağırsak

sendromu denilen bir hastalıkta payı olabilir. Kısa bağırsak sendromu, kısa bağırsağının

yarısı veya daha fazlası alınan insanları etkileyen bir dizi problemdir. Yaygın semptomlar

ishal, kramp ve mide ekşimesidir. Kalan ince bağırsağın gıdalardan yeterince su, vitamin ve

diğer besinleri alamaması nedeniyle bazı insanlar kötü beslenmiş olur.

Bazen Vejeteryan diyeti uygulayan insanlarda B12 vitamini eksik olabilir. Bunun nedeni B12

vitamininin bitkisel besinlerde (meyve, sebze ve tahıl gibi) bulunmayışıdır.


B12 Vitamini Teşhis


Doktorunuz normal olarak hızlı nabız ve soluk ten gibi B12 vitamini eksikliği işaretleri

aramak için fiziksel bir muayene gerçekleştirecektir. Kırmızı kan hücrelerinin görünüşü ve

sayısını kontrol etmek amacıyla kan testi yapılabilir. B12 vitamini eksikliği bulunan

insanlarda olağan olmayan büyük kırmızı kan hücreleri bulunur. Kandaki B12 vitamini

seviyesini ölçmek amacıyla laboratuvar testleri de kullanılabilir.

Bazen doktorunuz intrinsik faktörü antikor seviyelerine yönelik olarak kanınızı incelemek

isteyebilir. Bu test pernisyöz anemi (zararlı kansızlık) olup olmadığınızı belirlemek için

kullanılır; intrinsik faktörden yoksun olan çoğu insanın kanında bu antikorlar bulunur.

Bazen de teşhisi doğrulamak için kemik iliği örneği (biyopsi) alınabilir. Bu test kırmızı hücre

anormalliklerinin ve aneminin diğer nedenlerini belirlemek için kullanılabilir.


B12 Vitamini Tedavi


B12 vitamini eksikliği bir dizi vitamin enjeksiyonu ile tedavi edilir. Hidroksokobalamin olarak

bilinen bir çeşit B12 vitamini her iki veya dört günde bir herhangi bir kasa enjekte edilir.

Yaklaşık altı enjeksiyon verilir ve bu vücutta bir B12 vitamini deposu oluşturmak için

yeterlidir.

Anemi semptomları genellikle tedavi başlar başlamaz hızla düzelir. Her yıl veya daha uzun

sürede bir kan testi yaptırmanız tavsiye edilebilir. Bu, aneminin başarılı bir şekilde tedavi

edilip edilmediğini kontrol edecektir.

Sorunların tekrar başlamasını engellemek için bir ömür boyu her üç ayda bir B12 vitamini

enjeksiyonuna ihtiyaç duymak çok rastlanan bir vakadır.








Labels:

Mineraller Ve Vitaminler Hakkında Bilgi

Mineraller Ve Vitaminler Hakkında Bilgi Ve Tüm Al Kategorileri Hakkında Bilgi A B C D vb Vitaminler Hakkında Bilgi VErilmiştir Vitamin Çeşitleri Bu Sitede

Vücut için gerekli besin maddeleri anıldığında ilk olarak vitaminler akla gelir. Oysa vitaminler ne kadar gerekliyse mineraller de o kadar vazgeçilmezdir. Hatta mineralleri "Besinlerin Sinderellası" olarak tanımlayan Dr. Earl Mindell"a göre vitaminler ne kadar önemli olursa olsunlar mineraller olmadan faydalı değiller.

Dr. Earl Mindell, en çok bilinen yedi mineralin kalsiyum, iyot, demir, magnezyum, fosfor, selenyum ve çinko olduğunu, vücudun düzenli fonksiyonları için ise gerçekte 18 mineral gerektiğini vurguluyor. Mindell, minerallerin yardımı olmadan vitaminlerin işlev gösteremeyeceğini savunarak, "Vücudunuz bu ikilinin birlikteliğine ihtiyaç duyar" diyor.

MİNERALLER

Magnezyum

Yağların yakılmasına ve enerji üretimine yardımcı olur.

Depresyonla mücadeleye yardım eder.

Daha sağlıklı bir kardiyovasküler sistem sağlar ve kalp krizini önlemeye yardımcı olur.

Dişleri sağlıklı tutar.

Kalsiyumla birleşerek doğal bir sakinleştirici olarak çalışır.

Adet öncesi sendromları azaltır.

Doğal kaynakları:

Öğütülmemiş tahıllar, incir, badem, fındık, çekirdek, koyu yeşil sebzeler, muz.

Kalsiyum

Kemikleri ve dişleri korur, kemik kaybı ve kırılması riskini azaltır.

Bağırsak kanseri riskinin azaltılmasına yardımcı olur.

Uykusuzluğa iyi gelir.

Sinir sistemine yardımcı olur.

Doğal kaynakları:

Süt ve süt ürünleri, tüm peynirler, soya fasulyesi, sardalya, fıstık, ceviz, ayçiçeği çekirdekleri, kuru fasulye, karalâhana, brokoli, yeşil meyve ve sebzeler.

Demir

Büyümeye yardım eder.

Hastalıklara karşı direnci arttırır.

Bitkinliği engeller.

Demir yetersizliğine bağlı anemiyi tedavi eder ve önler.

Doğal kaynakları:

Karaciğer, kırmızı et, kurutulmuş şeftali, irmik, yumurta sarısı, istiridye, kabuklu yemişler, fasulye, pekmez, kuşkonmaz, yulaf ezmesi.

Potasyum

Beyne oksijen göndererek zihinsel faaliyetlerimize yardım eder.

Vücut atıklarının çıkartılmasında yardımcı olur.

Kan basıncını azaltmaya yardımcıdır.

Alerji tedavisinde faydası vardır.

Doğal kaynakları:

Turunçgiller, domates, tüm yeşil yapraklı sebzeler, nane yaprakları, ayçekirdeği, muz, patates.

Selenyum

Çeşitli kanserlere karşı korur.

Kalp hastalığı ve felç riskini azaltmaya yardım eder.

Genç elastik dokuların korunmasına yardımcıdır.

Sıcak basması ve menopoz sıkıntılarını yatıştırır.

Kepeğin tedavisine ve önlenmesine yardımcı olur.

Sperm sayısını ve erkekteki verimliliği arttırır.

Doğal kaynakları:

Deniz ürünleri, böbrek, karaciğer, buğday tohumu, kepek, ton balığı, soğan, domates, brokoli, sarımsak.

Çinko

Dahili ve harici yaraların iyileşme süresini hızlandırır.

Tırnaklar üzerindeki beyaz noktaları yok eder.

Prostat sorunlarının önlenmesine yardımcı olur.

Büyüme ve zihinsel uyanıklığı destekler.

Zihinsel rahatsızlıkların tedavisine yardım eder.

Soğuk algınlığının uzunluğunu ve şiddetini azaltmaya yardımcıdır.

Doğal kaynakları:

Et, karaciğer, deniz ürünleri (özellikle istiridye), buğday tohumu, bira mayası, kabak çekirdeği, yumurta, toz hardal.

Manganez

Bitkinliğin giderilmesine yardımcı olur.

Kas reflekslerinin yardım eder.

Osteoporozun engellenmesine yardımcı olur.

Belleği geliştirir.

Sinirsel hassaslığı azaltır.

Doğal kaynakları:

Tahıl, fındık, yeşil yapraklı sebzeler, bezelye, pancar.

VE VİTAMİNLERİN ÜÇ ASI

C vitamini

Yaraları, yanıkları ve kanayan diş etlerini iyileştirir.

İdrar yolları enfeksiyonu tedavisinde kullanılan ilaçların etkinliğini artırır.

Ameliyat sonrası iyileşmeyi hızlandırır.

Birçok viral ve bakteriyel enfeksiyonun önlenmesine ve genellikle bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur.

Kansere neden olan maddelerin oluşmasına karşı koymada yardımcı olur.

Damarlardaki kan pıhtılaşmasını düşürür.

Soğuk algınlığının tedavisinde ve önlenmesinde yardımcıdır.

Protein hücrelerini bir arada tutarak yaşamı uzatır.

Doğal kaynakları:

Turunçgiller, meyveler, yeşil yapraklı sebzeler, domates, karnabahar, patates ve biberler.

D vitamini

Güçlü kemik ve dişler için kalsiyum ve fosforu kullanır.

A ve C vitaminleriyle birlikte alındığında soğuk algınlığını önler.

Konjonktivitin tedavisine yardımcı olur.

Doğal kaynakları:

Balık ciğeri yağı, sardalya, ringa, somon balığı, ton, süt ve süt ürünleri ile güneş ışığı.

E vitamini

Hücresel yaşlanmayı yavaşlatarak daha genç görünmenizi sağlar.

Daha fazla dayanma gücü vermek için vücuda oksijen sağlar.

A vitaminiyle birlikte çalışarak akciğerleri hava kirliliğinden korur.

Çeşitli kanserleri önlemeye yardım eder.

Kan pıhtılaşmasını önler ve çözer.

Yanıkların iyileşmesini hızlandırır.

Kan basıncını düşürür.

Düşüğün önlenmesine yardımcı olur.

Kalp hastalığı ve felç riskini azaltır.

Doğal kaynakları:

Bitkisel yağlar, fındık, Brüksel lahanası, yeşil yapraklılar, ıspanak, kepek, tahıl, yumurta, buğday tohumu, soya fasulyesi.

Kaynak: NTV


Mineraller Ve Vitaminler Hakkında Bilgi Vitamin Mineral,Vitamin, C Vitamini, Magnezyum, Çinko



Labels:

Kilo Vermek İsteyenler İçin Bilgi

Kilo Vermek İsteyenler İçin Hakkında Bilgi Bu Sitede Mevcuttur..
  • Sabah kahvaltısı yapın. Bu diğer öğünlerde az yemenizi de sağlayacaktır.
  • Öğün sayısını azaltmayın. 3 öğün yemek yiyin. Hatta ara öğünler şeklinde öğün sayısını artırın.
  • Sebze ve meyve tüketimini artırın.
  • Alkol tüketiminizi azaltın veya tamamen bırakın. Alkol, yüksek kalorisi nedeniyle gün boyu tatlı isteğinizi de artıracaktır
  • Çikolata vb. şeyler atıştırmak yerine örneğin bir elma yiyin.
  • Yemeğinizi yavaş yavaş yiyin. Hızlı yemek yediğinizde, doyduğunuzu anladığınızda zaten gerektiğinde fazla yemişsinizdir.
  • Hayvansal (doymuş) yağlardan kaçının.Tavukların derilerini, etlerin yağlı kısımlarını ayırın.
  • Katı yağlar yerine, zeytinyağı, ayçiçek yağı ve mısırözü yağı gibi bitkisel yağlar kullanın.
  • Bol bol su için.
  • Mümkünse hergün aynı saatte kalkın. Yaklaşık 7-8 saat uyku yeterlidir.
  • Yemeklerden sonra dişlerinizi fırçalayın. Diş fırçaladıktan sonra muhtemelen canınız bişey yemek istemez.
  • Tatlı yemekten kaçının. Daha az tatlı tüketin.
  • Tuz ve şeker kullanımınızı azaltın. Yemeğin tadına bakmadan tuza uzananlardasanız bu huyunuzdan vazgeçin.
  • Spor yapın. Sadece yediklerinize dikkat ederek kilo veremeyeceğinizi unutmayın.
  • Hayatınıza hareket katın. Arabayla gittiğiniz kısa mesafelerde yürümeyi tercih edin. Otobüsten bir durak erken inin. Asansör yerine merdiven kullanın. Çeşitli aktivitelere katılın.
  • Boyunuza oranla ideal kilonuzu öğrenin. Gereğinden fazla kilo vermemiş olursunuz. İdeal kilonuzu buradan öğrenebilirsiniz: ideal kilo
Kilo Verme, Sağlıklı Kilo Verme , Kilo Vermek İsteyenler İçin Bilgi

Labels:

Etiketler